Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu - Stefan Zweig // Kitap Yorumu

Nisan 09, 2016

Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu



Orijinal Adı:  Brief einer Unbekannten

Yazar: Stefan Zweig
Yayınevi: Doğu Batı
Sayfa Sayısı: 72
Çeviri: Gülperi Sert
Puan: 5/5

Bir hayâle, bir vehme, bir söze bütün bir ömür feda edilebilir mi? Peki ya karşılık beklemeden duyulan bir sevgiye?

“Çocuğum öldü dün” diye başlıyor Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu… Acaba sevdiğinden başka gözü hiçbir şeyi görmeyen böyle bir kadının neleri göze alabileceğinin bir sınırı var mıdır? Hele bir de bu kişi sevdiğini herkesten daha iyi tanıyorsa… Ve gene bu kadının umursamaz, çapkın, eğlenmeyi seven ama birini sevmek, ona bağlanmak ve en önemlisi birinin kaderinden sorumlu olmak noktasında güdük kalmış bir insanı sevmesi ve onunla birlikte olması ağır bir bedel karşılığı oluyorsa… Peki, böyle bir bedeli ödemeye değer mi?

Bir yanda sayısız gönül macerası olan, ama sevgiyi, bağlılığı yaşama şansı belki de hiç gerçekleşmeyecek bir adam, diğer yanda sevdiği kişi uğruna kendi hayatından bile vazgeçen bir kadın…

Melodrama yaklaşan havasıyla biraz abartılı gibi görünse de, Zweig’ın akıcı ve güçlü anlatımıyla günümüzde artık yaşanmasına pek de ihtimal verilmeyen geçmişte yaşanan aşklara bir ağıttır belki de bu güzel hikâye…
"Sana, beni asla tanımamış olan sana..."

Kitabı okurken tüm sahneler kafamda öyle bir canladı ki, her satrını, her cümlesini, her sözünü ayrı br sevdim. O küçük kızın duyduğu karşılıksız aşkı, hiç bir şeyden habersiz olan o genç adamın hayatı beni içine hapsetdi. Yazarın dili o kadar sade ve muhteşemki ben Stefan Zweig'ın kitaplarını okurken kendimi bir kitap değilde, birinin hayatını okuyormuş gibi hissediyorum. 

Çaresiz, küçük bir kızın köle gibi duyduğu aşkı okuyorsunuz. Yaptığı o çocuklukları, hiç bir zaman kavuşamadığı hikayesini görüyorsunuz. 



Kitap boyu bu aşık kadına o kadar çok sinirlendim ki, mutlu bir hayatı reddetipde aşık olduğu adamın hayali ile yaşadı. Gerçek aşk bunları yaptırıyormuydu insana?

Bu kör adamınsa her defasında bu kadını fark etmemesi, tanımamsı.. 

Bu kitapdan ne bahsetmem gerektiğini bilmiyorum. Karmakarışık duygular içindeyim. Okumayanlar çok şey kaybediyorsunuz. Alın okuyun, incecik ama içi dolu-dolu bir kitap.  

You Might Also Like

0 yorum